İLAÇ; GÜNCELLE GİTSİN...
Mevcut iktidarın tercihi kolaycılığı seçip fiyatları 'güncelle gitsin' olunca ekonominin hastalığını giderecek ilaçlara rakam dayanmıyor...
Hastalıklı ekonomi, planlı üretim ekonomisi ile iyileştirilemediğinden her alanda hem kazanıp hem kaybettirecek bu yöntem uygulanıyor. Tek çare güncelleme adı altında fiyat artırımı yapılması görülüyor. Ve bu fahiş güncellemeler millete masum ve makul gösterilmeye çalışılıyor.
Umar bu olunca da gün geçmiyor ki iğneden ipliğe güncelleme güncellenmesin. Geldi gelecek güncellemeler ise her kaleme şimdiden işleniyor...
Beklendiği üzere ilaçta da % 27'lik bir güncelleme söz konusu oldu. Yani zam değil! İlaç fiyatlarını sadece dörtte bir oranda artıracak bir güncelleme. Ayrıca fırsatçılara da göz açtırılmayacak deniliyor. İşte insanını gönülden sevmek budur. Aynı gönülde birleşmek ve saflaşmak ise bu istatistiksel travmalara bile bile göz yummaktır.
Gözler görme seviyesinden düşünce de 'güncelle gitsin' girişimi de işte böyle kolaylaşır...
Zaten cari açığın kayıt dışı kapatıldığı da söyleniyor. Yaygınlaşan bir yara gibi kayıt dışılıktan medet umuluyor. Kayıt dışılık tüm sayrılığa ilaç gibi geliyor. İleride her derde deva etiket güncellemeleri de hazırlanır. Zaten eşikten içeri bekliyorlar. Yani punduna getirilip uzun bir müddet daha bu güncel-tedavi şekli uygulanacak gibi...
İlaca gelince. On yıllardır baş tacı yapılan iktidarın sağlık yükünü özel hastanelere devretmesi dahiyane bir çözüm olarak görüldü. Alkış tutuldu. Sanki devlet sağlıkta çığır açtı. Çağ atlamaya karşın hastalık devam etti ve sağlık sistemi günü geldi tıkandı. Devlet icra makamı olduğu sağlığı da kendisi ile yakın irtibatlı tekele bıraktığından tüm sağlık girdi ve çıktısını denetleyemez konuma geldi. Şimdi de sektörü derinden etkileyecek dozda ilaçta güncellemeye gidildi.
Sözde vatandaş memnundu ama artık Devletten sağlık hizmeti almak da, ilaç almak da hem epeyce para hem de kuyrukta beklemeyi gerektirecek. Problem kalmadı dendikçe hissettirilmeden katkı payları zaten artıyor. Şimdi ilaç fiyatları bir günde güncellendi. Elbette vatandaş payı da güzelce artırılacak. Emeklisine çalışanına yeniden oranlar güncellenecek. Gizliden gizliye. Maaştan kesilecek. Eczaneler ilaç verirken toptan talep edecek...
Raflarda bulunmayan değerli ilaçlar bulunacak belki ama peşisıra diğer zamlarda gelecek...
Yaş sebze meyve derken hastalanan sağlık sektörünün de bu güncelleme ile iyice dibe vurduğu belli oldu. Yarın dampinglerle iyileştirilmeye çalışılacak. Ancak coğrafyanın tek güvenilir sağlık turizmi de çok yakında batacak. Sağlık turizmi bacası da tütmeyecek.
Sonuç itibarıyle bu güncellemeyle kazanan ilaç şirketleri, büyük ecza depoları olacak. Eczanecilerde işin ceremesini ve de cezasını çekecek. İlaçların marketlerde satılması da böylece hayal oldu. Olacak. Millet acı faturayı hap gibi yutacak. Hastalananlar, hastalanabilecekler ve sağlık turizmi ile iyileşme umudu taşıyanlar ise hepten kaybedecek.
Ayrıca unutmamak gerek, zaten elli civarında ilaca gizliden %50 zam yapılmıştı. Diğer yandan150 çeşit ilacında eczacı raflarında bulunmadığı söyleniyordu. Bu güncelleme ile hepsi topu raflardaki yerini alacak. Ancak güncelleme katmerli binecek.
Ayrıca ilaç sektöründe de dışa bağımlılık üst düzey olduğundan bu güncellemenin içeride kalacak bir getirisi de olmayacak. Varsa da çok az. Yani bu güncellemeyle tüm sektör zarar görecek. Ara zamlarla ilaç fiyatlarının daha da katlanarak yükseleceği de bir başka kapanmaz yara. Milletin başı daha çok ağrıyacak.
Böylece hasta hasta olduğuna mı, hasta yakınları ceplerinin delindiğini mi yanar? Her şey birbirine karışacak...
Bunca fahiş güncellemeyi hastaya danışan zaten yok, millete soran da. Sadece bir şey diyemezler rahatlığıyla başka güncel çare aramadan 'güncelle gitsin' mantığı işletiliyor.
Bu ve benzer fiyat güncellemeleri nasıl olur? Nasıl yapılıyor?İşte ilaçla sabit en yetkili ağızdan açıklaması şöyle;
"Bir önceki yılın ortalama euronun belli bir çarpan ile çarpılması ile elde edilen bir güncelleme oranınını aramızda konuştuk. Sektörde bu yıl için uygulanmak üzere sabit bir oranda anlaşmış olduk. Bu oran euro kuru yüzde yetmiş ile çarpılarak elde edilen bir orandı. Bundan sonraki süreçte bunu yüzde altmış olarak uygulayıp bu yılki zam oranının yüzde 26.4 olarak uygulanmasına hep birlikte karar vermiş olduk. Yabancı, özellikle yerli üreticilerin kararlılıkla öngörülebilir bir yatırım sürecine girmelerini arzu ettiğimiz için bu oranı özellikle verdik..."
Demek oluyor ki çarp, böl, toplanın rakamsal çıkarsaması ilaç yatırımcılarını düşünen bir zihniyetin varlığına işaret ediyor. Bu çıkarcı güncellemenin milleti hasta edip yatak döşek yatıracağını düşünen ise baştan ayağa hiç yok.
Hesap başka. Ama bu açıktan açığa tutulan hesabı gören, duyan, söyleyen yok.
O halde 'güncelleyin gitsin'. Az bile...